Müftü Balik: "Ramazan orucu sonra tutulmaz"Kırşehir İl Müftüsü Mustafa Balık, 33 yıl sonra geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu
yılda tekrar yaz aylarına denk gelen Ramazan'da, sıcaklığın mevsim normallerinin
üzerinde olması ve yaklaşık 16 saat oruç tutulması dolayısıyla oruç
tutmayanların, Ramazan orucunu kış ayında tutmasının mümkün olmadığını
bildirdi.
Kardeş kuruluşumuz Kırşehir Televizyonu (KTV) haber ekibinin oruç ile
ilgili yanlış bilinen birçok konu ile ilgili sorularını yanıtlayan Müftü Balık,
Ramazan'ın Kur'an-ı Kerim ayı olmasının yanı sıra Hz. Muhammed'e peygamberlik
müjdesinin verilmesi, farz olan Ramazan orucunun yalnız bu ay tutulması ve Kadir
Gecesi'nin de içinde olması gibi Ramazan ayının 4 önemli özelliği olduğunu
belirten Müftü Balık, günler uzun, hava sıcak gibi nedenlerle Ramazan orucunun
kış ayında tutulmasının söz konusu olmadığını belirtti.
Yılın 12 ayında emredilen farz orucunun Ramazan ayında tutulacağını
belirten Müftü Balık, "Ramazan ayının 4 önemli özelliği vardır. Ramazan ayı
Kur'an-ı Kerim ayıdır. Peygamberimize, peygamberlik müjdesi bu ayda verilmiştir.
Farz olan Ramazan orucu yalnız Ramazan ayında tutulur. Ramazanın dışında,
Ramazan ayı orucu tutulmaz. Ayrıca Kadir Gecesi de Ramazan ayındadır. Ancak
hasta, yaşlı, oruç tutamayacak durumda olanlar, daha sonra kaza edebilirler.
Yoksa günler uzun, hava sıcak gibi nedenlerle Ramazan ayında değil de kış ayında
oruç tutulması gibi bir durum yok. Çünkü Ramazan ayı her sene 10 gün önce gelmek
suretiyle yılın 12 ayında da Allah tarafından emredilen farz orucu Ramazan
ayında tutulur. Sıcaktan dolayı Ramazan orucunu tutamıyorum, sonra tutayım
denilemez" dedi. Ergenlik çağına gelmiş erkeklerde 15, kızlarda 12-15 yaş
arasındaki her sağlıklı kişinin oruç tutması gerektiğini belirten Müftü Balık,
"Ergenlik çağına ermiş, akıl bali her Müslüman kadın, erkeğin oruç tutması
farzdır. Ancak sağlık ve yaşlılık sebebiyle oruç tutamayanlar, yolcular, hamile
kadınlar eğer doktorlar tarafından oruç tutmasının hem kendi, hem de bebek için
sakıncalıdır denmişse oruçlarını daha sonra kaza etmek suretiyle
tutmayabilirler. Ama sağlığı yerinde olan insanlar oruç tutmalıdır. Yolcu
olanlar da oruç tutup tutmamakta muhayyerdir" diye konuştu.
KTV haber ekibine yaptığı açıklamada orucu bozan şeylerle ilgili
bilgilerde veren Müftü Balık, kan vermek ve istiğfar etmenin orucu
bozmayacağını, orucu bozan şeyler konusunda teravih namazlarında hem erkek, hem
de kadın görevlilerin cami cemaatine bilgi verdiğini de hatırlatarak, şunları
söyledi: "Tan yerinin ağarmasından güneşin batmasına kadar olan zaman
içerisinde kişi yemeden, içmeden ve cinsel ilişkiden uzak durarak niyet
suretiyle ibadetini yerine getirir. Dolayısıyla orucu bozan yeme, içme ve cinsel
ilişkiden mutlaka uzak durmaları gerekir. Fıkıh kitaplarında bu konuyla ilgili
çok çeşitli maddeler vardır.
"Ayrıca kan vermek, istiğfar etmek gibi şeyler, yani vücuttan çıkan şey
orucu bozmaz. Vücuda giren şey orucu bozar. Oruçluyken kan vermek orucu
kesinlikle bozmaz. Hastalık veya yemeğin dokunması sebebiyle istiğfar
edilebilir. Oruçlu kişi istiğfar ettiği zaman kendi dahili olmadan, yani parmak
salmadan kendiliğinden istifra etmişse miktarı ne olursa olsun orucu bozmaz.
Ancak kendisi zorlayarak, parmak salarak istiğfar ederse o zaman oruç bozulur.
Ve gününü Ramazan'dan sonra kaza etmesi icap eder. "Bazı hastaların
kullandığı spreyler var. Bunlarda orucu bozmaz. Çünkü bazı yaşlı insanlar nefes
alıp vermede zorlandıkları için sprey kullanıyor. Bu tür ilaçlar da orucu
bozmaz."
Çağdaş Kırşehir
|