Her gittiğim yerde bir Kırşehir’li ile karşılaşıyorum, kaşılaşamazsamda arayıp buluyorum.Kırşehir’linin olmadığı yerde mutlaka bir Kırşehir sevdalısı çıkıyor.YaZahidem türküsüne aşık ya Neşet Ertaş’a yada Kırşehir’e hayran.

Elimizdeki değerlerin değerini gurbete yani köyümüzden yurdumuzdan ayrıldığımızda anlıyoruz.İstanbul’da yaşadığım için Kırşehir’e herzaman gidip gelme imkanım ve zamanım olmuyor.Tv programcısı olduğum için Türkiye’nin çeşitli yerlerinden Festival, Şenlik, Konser gibi etkinliklerde sunum yapmak üzere davetler alıyorum ve bu davetlere icabet ediyorum.Geçtiğimiz aylarda Aksaray’da 3 belediyede, Konya’da 2 etkinlikte, İzmir’de 1 şenlikte, Kocaeli’nde 2 etkinlikte, İstanbul’da 5 organizasyonda ve 1 temmuzda Antalya’ Korkuteli Osmankalfalar 1.Osmankalfalar Şehzade Korkut rezene ve yayla şenliklerine davet edildim.Orada yapmış olduğum programda Kırşehir’li olmanın bilincini yine yaşattım.Kırşehir’liyim dememle birlikte herkes alkışladı.Korkuteli belediye başkanımızın bana göndermiş olduğu selam ve kendilerininde organizasyonlarında aralarında benide görmek istemeleri beni gerçekten mutlu etmiştir.Programın ertesi gun sabahında bir abmiz geldi muhtarımızın evine, yapmış olduğu organizasyon beklenilenin üzerinde güzel geçtiğini ifade etti.Konuşmaları ve bakışı öyle candandıki birde dik duruşu vardı sormayın ne yalan söyleyim kanım kaynadı.Antalya’ya gitmek üzere muhtarımızın dayısıyla Söğüt’e gidecektim ordan haber dosyası programımızın çekimleri için Antalya sonrasnda Kemer’e gidecektim.Eve gelen abimizde benimde işim var bende geleyim dedi.Yola çıktık nerelisin dediler Kırşehir’liyim dedim, abimiz bende Kırşehir’liyim deyince demiştim zaten kanım kaynadı diye tüylerim diken dikenoldu.Adı İbrahim Depe idi annesinin adı Tenzik teyzeymişrahmetli olmuş.İbrahim abi öyle anlattıkı dayılarını, Kırşehir’e her zaman gelip gittiğini en önemliside Kırşehir insanı gibi sıcak kanlı insan görmediğini dile getirmesi beni fazlasıyla mutlu etti.işte Kırşehir bir MARKADIR diyebiliyoruz.

Kırşehir’de gerçekleşen organizasyonlarda maalesef dışarda gördüğümüz ilgi ve alakayı göremiyoruz.Kırşehir’de organizasyon yapan, programı hazırlayıp sunan kişilerin Kırşehir’li olmadığını duyunca Kırşehir’li olarak üzülüyoruz.Bizleri başkaları davet ederken, kendi içimizdeki hasetliği anlamış değilim.Sayın belediye başkanlarım, festival, şenlik düzenleyen yetkililerim, sizlerin yanında Kırşehir’e hizmet edebilmemiz için KIRŞEHİR kimliğimizimi değişelim.Neden bizlerin memleket hasretini kursağında koyuyorsunuz buna hakkınız va mı?

Beni ve benim gibi binlerce Kırşehir’liyi Kırşehir’e gönül vermekden kimse alıkoyamayacaktır.Artık eskisi gibi mektuplu dönemde yaşamıyoruz.Çağımız iletişim teknoloji çağı, insanlar öğrenmek istediklerini internet kanalıyla pc ve cep telefonlarından rahatlıkla bulabiliyorlar.Bugüne kadar kimseden hesap sormadık ama bundan sonra sormak zorundayız.Kırşehir’in tanıtımı yeterli değildir.Tanıtım günü Ankara’da yapıldı oda iş adamlarının parasıyla, medyada kendimizi tanıtma konusunda bir gelin bir kız oluyoruz birilerine bir iş yaptırmak için.Ama bu işin içinde benim gibi Kırşehir’li hemşerilerimiz ise yalakalık yapmadıkları için onu buna bazı zaman sevilmez adamda ilan edilebilir.Yinede bizlerin yaptığı işler göz ardı edilsede Kırşehir bizlerlede elin alemin yabancının içinde bir MARKADIR.

Marka şehir Kırşehir olmak zorundadır, kültürel faaliyetlere yön veren bir il olmak zorundadır, eğerki bu konuda yetkililerimiz birşeyler yapamıyorsa ben Ünal KAYA olarak KIRŞEHİR için seve seve her göreve talibim.Marka olmak kültürel mirasdan geçer, bu kültürel mirasda Kırşehir’de fazlasıyla var.Ya bizler bu değerleri hale anlamadık, yada biz bu değerlere sahip çıkanlara sahip çıkmıyoruz.Tanıtıcı festival, şenlik, konser gibi etkinliklerde paranızda olsa adam gibi iş yaptırmadımı hiçbir yere varamayız.Bu işin parasal değil memleket çıkarlarına bakan insanlarca yapılması hatta halkın sevdiği Kırşehir’li insanlarca yapılması toplumda birlik ve beraberlikteliği ateşler bu ateşde hizmete döner.Demek istediğim sevgili dostlarım nazla havayla civayla bir yere varamayız.Zaman çalışma üretme tanıtma zamanı, bu işide bilenler yapmalı

Saygılarımla

Ünal Kaya