Merhabalar sevgili okurlarım.

Öncelikle idrak etmekte olduğumuz Mübarek Kurban Bayramınızı ve 29 Ekim 2012 de kutlayacağımız Cumhuriyet Bayramınızı en kalbi duygularımla bir okadar samimiyetimle kutlarım.

Hep Kırşehir’in uçsuz bucaksız kültüründen bahsettim.Tv kanallarında, radyolarda, gazetelerde ve internet sitelerinde, ekmeğime aşıma bakmadan, çoluk çocuğumun rızkından taviz vererekten hizmetler ettim ve etmekteyim.

Olmazsa olmazlarımızdan biri Türkülerimiz diğeri ise Ucu bucağı olmayanTarihi geçmişimizdir.

Ahi Evran-ı Veli’yi anmak yerine çok şükür şimdi büyük ödeneklerle “Ahilik Haftası” adı altında sarı tişörtlü, kot pantolonlu arkalarında gökkuşağı gibi hoş geldiniz yazılı balonla poz veren kızlarla Ahilik kutlamaları yapıyoruz.Ne olduda bizler anma yerine kutlamalara başladık.Aceba bizler bu hizmetlerimizle Kırşehir’e hizmet edip tarihimizemi sahip çıkıyoruz yoksa kendi reklamımızı yapıp paralarmı kazanıyoruz ?

Kırşehir’in Türküleri var, Kırşehir’in Neşet Ertaş’ı vardı oda “Yalan Dünyaya veda etti” Neşet Ertaş Almanya’dan Türkiye’ye geldi ve temelli yerleşti.Neşet Ertaş, İzmir Karabağlar’da yaşıyordu.Almanya’da, Hollanda’da, İstanbul’da ve en son İzmir’de kendi evinde konuşma ve görüşme imkanlarım oldu.

Özel bir Tv kanalında Ünal Kaya ile “Ben Anadoluyum” adlı Türkü programını “Bozlak Barak Birde Hasret” slogonu ile yaparken bir Pazar günüydü saat gece 22.30 programım bitmişti telefonum çaldı.Telefonda değerli bir abim Ünalım nasılsın kardeşim programın çok güzel gidiyor Neşet hocayı unutmadın selam gönderdin onun adını söylerken gözlerindeki o ışığı fark ettim dedi.Abi dedim Kırşehir’li olupta Neşet Ertaş adını söylemezsek onun türkülerini çaldırmazsak olurmu dedim.Helal olsun sana sen doğru yoldasın kardeşim devam et dedi ve ardından bir saniye kardeşim sana birini veriyorum dedi ve telefonu verdi.İyi akşamlar yiğenim gözlerinden öperim gençsin, yakışıklısın, beceriklisin konuşmaların saygılı oluşun benim, babamın, Ali emmimin, Hacı dayımın türkülerinin emin ellerde oluşudur seni kutluyorum sağlığım elverirse programınada katılmak isterim.Ömeruşağı köyünden olduğunu söylediler bende gururlandım.Babamla birlikte sizin köye çok düğünlere geldik, sizin köyün ayrı bir yeri var gönümde dedi ve ekledi sen bu işi güzel yapıyorsun sanatçı sazını çalsın türküsünü söylesin konuşmalarını düzenlerini hep böyle sen ayarla diyerek nasihatta bulunan telefondaki Neşet Ertaş idi ben Ünal Kaya olarak kendisininde onay verdiği Tv program projemde hem Kırşehir’i hem Neşet Ertaş’ı yaşatacağım.

“Engeller önüme çıksada

Yalan yanlış sözler verilsede

Kimse bana destek olmasada

Büyük Ustaya verdiğim sözü

Getireceğim yerine

Götüreceğim bu kültürü ileriye”

Neşet Ertaş’a aslında bizler sahip çıkamadık.Neşet Ertaş baba toprağını seviyordu.Keşke Kırşehir’e getirip güzel bir ev yapıp kendi insanımızın içinde yaşatsaydık olmazmıydı ? Bu işe Belediye’mizin mi yoksa Vali’liğimizinmi gücü yoktu.

Neşet Ertaş vefat etti.

Tabutunda yazılı Kırşehir Belediyesi yazısı basında konuşuldu durdu.Ben bu konuyada kendimce açıklık getirmek istiyorum, Neşet Ertaş Devlet sanatçılığını ve törenini istemedi.Beni halktan biri olarak gömün dedi ve halktan biri olanlar Belediye’nin tabutlarıyla defnediliyorlar.Belediye başkanınımızın yapması gereken açıklamada 2 kelime ile olamazmıydı ?

Neşet Ertaş’ı Anmanın yerinide maalesef kutlamalar aldı.Bazı tv kanallarında anlayanda anlamayanda bu programlarda boy boy poz veriyorlar.kimisi komşusu, kimisi arkadaşı kimiside maşallah sırdaşı oluyor.

Hangi kanalı açarsanız açın herkes Neşet Ertaş’dan bahsediyor.Bahsedenler başkaları susup kalanlar Kırşehir’liler.

Neşet Ertaş Halk Konserine giderdi hiç para almazdı diyenlerimi aran, Neşet Ertaş’ın anısını anlatırken Kıravat takanlara hakaret edenlerimi aran, Neşet Ertaş aslında aleviydi söyleyemedi diyenlerimi aran kimin eli kimin cebinde belli değil.

Sevgili dostlar madem Neşet Ertaş Halk konserlerine parasız gidiyordu 20.000 ila 50.000 arasında farklı zamanlarda paralar isteniyordu.Peki ozaman bu paraları Neşet Ertaş’dan habersiz  mi alıyorlardı ?

Neşet Ertaş’ın anısını anlatan vatandaşlar güya Muharrem Ertaş darbuka çal demiş Neşet Ertaş’a  çalamayınca iki tokat yapıştrmış”Ya bu zanatı öğrenin yada seni Kıravatlı Eşşek yapar köy köy dolaştırrım” demiş böyle bir saçmalık olurmu..Hem Kırşehir’i yerin dibine sokuyon hemde Neşet Ertaş’ı aşağlar gibi konuşuyorsun.Ey vatandaşım sen Neşet Ertaş’ın anısını mı anlatıyon yoksa kıravatlı eşek sözüyle haşa öğretmenleremi hakaret ediyorsun ?

Oyun havalarıyla Kırşehirspor atkılarıyla bir tv kanalındada Neşet Ertaş’ı anarken herhalde Kırşehirspor’un Amatörün Amatörüne 3.5 trilyonluk borç ile kaybolmasını, Neşet Ertaş’ında ölümünü alkışlarla mı kutluyoruz ?

Biride çıkıyor Neşet Ertaş aleviydi bugüne kadar söyleyemedi vs.vs.Abdallık nedir ? nerden geliyor ? diye nekadar araştırdınızda bu kanıya vardınız.gerçek Bektaşiliğin ne olduğunu biliyormuydunuz ? Türkmen’lerin Horasan’dan geldiğini Abdalların onlara bağlı bir kol olduğunu ne kadar biliyorsunuz ? Bektaşilik ile Türkmen’lerin bağını ve İslam ile birleşmesini ne kadar araştırdınız ? Amaç Neşet Ertaş’ı anmak mı yoksa ortalık mı karıştırmak ? Hepimiz insan hepimiz Müslüman değilmiyiz ? Neşet Ertaş buydu dendiğinde Neden Kırşehirliler o programda yutkundu konuşamadılar ?

Sevgili hemşerilerim Kırşehirlilik ayrı bir duygu, Kırşehirli olmak ayrı bir duygudur.Bizler Kırşehirlilik ruhu ve şuuruyla bilinçlenirsek işte ozaman güçlüyüz.Bir yerlere çıkıp görünmek adına karanlık kuyulara bakmayın ve atlamayın.Düşünün taşının ve 1 gideceğin yere 1.000 düşünerek adım atın.Bu konular ve olaylar önemli ve hassas konular kameraya çıkıp avradıma çoluk çocuğuma hava atıyım amaaaa bak buda tv ye çıkmış desinler diye lütfen ne kendinizi nede Kırşehirimizi aşağlara düşürmeyin.

Kırşehir’li olarak kendi kültürümüzü taşıyan kişilerimizle, değerlerimizle, ağabeylerimiz, ablalarımızla  kısacası Kırşehirlilerle bir araya gelip fikir alışverişinde bulunup adım atmalıyız.

Artık Kırşehir’in kültürünü ve türkülerini temsil edecek insanlarımız çok şükür var.Kaman Ceviz Festivallerine çağırılmasalarda, Kırşehir Belediyesinin yaptığı etkinliklere çağırılmasalarda işte o Kırşehirliler Türkiye’nin dört bir tarafında dünyanın çeşitli ülkelerinde sahneler alıyorlar.

Derdini dinlediğimiz hemşerilerimizi Kırşehir’den ne kadar uzaklaştırıp kopardığımızın farkında bile değiliz.

Kulağımız sağır,

dilimiz suskun,

gönlümüz yorgunmu yorgun,

değerlerimiz değersizmi değersiz hal alırken

ben nasıl gülebilirim.

İçim titrerken

Benliğimden kopan anılar varken

Bizi bizden uzaklaştıranlar kıs kıss gülerken

Ben nasıl gülebilirim

Ahi Evran-ım anılmazken

Seyfe gölümde su kalmazken

Komşu komşuyu tanımazken

Ben nasıl güleyim ben nasıl geleyim……KIRŞEHİR’im

Diyen sanat ve kültür insanlarını küstürdükkkk.

Banane Kırşehir’den diyorlar.

Ama onları cümle alem tanıyor bağrılarına basıyorlar.

Çok insan belki yazılarıma alınacak ama alınmayın lütfen.Maalesef Kırşehir'in acı yüzü budur.Benimde Cenabı Mevlaya bir can borcum var, günü saati geldimi alır götürür.

Bana kızın yerden yere vurun hatta bakın biryerlerde görev yapıyorsam görevdende alın; ama Kırşehir’ime dokunmayın.

Saygılarımla

Ünal KAYA

0554 958 53 99