Estergon Kalesi romanını ortaokul sıralarında iken okumuş, bu romanın etkisinde uzun süre kalmıştım. Romanın içerisinde geçen türkü hala ezberimde;

“Estergon Kalesi subaşı durak,

            Kemirir gönlümü bir sinsi firak,

            Gönül yar peşinde, yar ondan ırak,

            Akma Tuna akma, zaten dertliyim,

            Yar peşinde koşan kara bahtlıyım.”

Tarih sayfasında Macaristan’ın başkenti Budapeşte’nin 60 Kilometre kuzey batısında Tuna Nehri’nin kıyısında yer alan zamanımızda müzeye çevrilen tarihi anılarıyla zihinlere kazınan Estergon Kale’sini, müzesini, bölümlerini, 26 Ocak 2013 tarihinde gezmek kısmet oldu.

            Mucur’un Obruk Köyü’nden şair-yazar dostum Hüseyin ÜNLÜ ile 29 Mayıs 2005 tarihinde hizmete açılan bu muhteşem Tarihi Türk Kalesi’ni imrenerek, hayranlık duyarak izledik. Tarih ve kültür hazinesi bu yerin ücretsiz olarak halka sunulması da ayrıca çok önemliydi.

            Keçiören Mahallesin’deki çarpık gecekondu yapılaşmasının, modern bir kente dönüşmesinde, parlayan yıldızlarından birisi de o zamanki belediye başkanı Sayın Turgut ALTINOK tarafından yapımı sağlanan Estergon Kalesi tarihi bir abide olarak karşımızda durmaktaydı. Bu kale öyle güzel yapılmış öyle güzel tasarlanmış ki; hayranlık ve gurur duymamak elde değil.

            Keçiören Belediyesi bünyesinde hizmet veren Estergon Kalesi’nin bir Türk Kültür Merkezi haline getirilmesi elbette ki takdire şayan bir hizmettir. Türk Tarihi’nde önemli bir yeri olan Estergon Kalesi, Türk Dünyası Etnografya Müzesi ve Asya Türk Bahçeleriyle tarihin ve kültürün yaşatıldığı bir mekân olmuştur. Yalnız son günlerde bu muhteşem yapının hemen bitişiğine apartmanlar yapılması bu tarihi ve kültür yapısına yakışmamaktadır.

            Kültür Merkezi’ndeki dükkân katı, ören köşk katı, seyir terasları kümbetle bütünleşip Ankara’ya apayrı bir görünüm vermektedir. Geleneksel Türk-İslam Mimarisinde Camii, medrese, külliye ve hanlarda kuş yuvalarına da rastlanmaktadır. Bazı ana kapılar Selçuklu Dönemindeki mimari tarzda yapılmıştır. İkinci kattaki akvaryum gözleri okşamaktaydı.

            Türk Cumhuriyetlerinden meydana getirilen yapılar, çiniler, döşemeler apayrı güzellikler vermektedir. Küçük bölümlerde hazırlanmış olan av sahnesi, sünnet şölenleri ve aşk sahnelerini canlandırmalar dikkat çekmektedir. Mavi çinilerle değişik desenlerin işlendiği vitray süslemeleri ilgi çekmektedir. Bazı illerin müzelerinin depolarında bekletilen tarihi eserler getirtilerek halkın gezip görmesi için sergilenmiştir.

            Ankara’ya yapılan en büyük kulelerden birisinin de yapımı devam etmektedir. Teleferik sisteminin hizmet vermesi gelen turistlerin dikkatini çekmektedir. Türk Cumhuriyetlerine ait özellikleri taşıyan bölümler, dinlenme yerleri, çadırlar geniş halk kitlelerine hizmet vermektedir.

            Daha önce Turgut ALTINOK tarafından yaptırılan, Ermenilerce, Azerilerin katledildiğini anlatan mermer kaideyi görünce içim ürperdi ve utanç duyulacak hale getirilmişti. Mermer üzerine yazılan eski başkanın adının kazınması ve mermer kaidenin etrafına yüksekçe ağaçlar dikilip kaidenin görünmesinin engellenmesi beni ziyadesiyle üzmüştü. Tabi bu yapılanın bizleri ve Azeri kardeşlerimizi üzdüğü gibi Ermenileri haliyle sevindirecektir.

            Sayın yetkililerin bu durumu düzeltmelerini, o kaidenin etrafının açılarak herkesin görmesinin sağlanmasını bekliyoruz. Saygılarımla

29.01.2013

                                                                                          Ali AYDEMİR